10 Kasım 2016 Perşembe

Anne ve Bebek için Üçüncü Üç Aylık Dönem Değişiklikleri

Hamileliğin Yirmi Sekizinci ile Otuz Sekizinci Haftaları Arası

Doğmamış Bebek

Üçüncü üç aylık dönem, cenin için “gelişim” dönemidir. Bu dönemde doğan bebekler genellikle hayatta kalırlar ama tahmini doğum tarihine yaklaştıkça, hem hayatta kalma şansları artar hem de bağımsız bir yaşama geçişleri kolaylaşır. Hamileliğin sonlarında, antikorlar plasentadan cenine geçerek bağışıklığınız bulunan hastalıklara karşı bebekte kısa süreli direnç sağlarlar. Prematüre doğan bebekler, tam gelişmiş olarak doğanlara kıyasla bu korumadan daha az yararlanırlar ve dolayısıyla doğumdan sonra ve bebeklik döneminin başlarında hastalıklara karşı daha açık olurlar.

Hamileliğin son üç ayında, cenin özellikleri netleşir: Parmak tımaldan parmak uçlarına kadar uzanır ve doğumdan sonra kesilmeleri bile gerekebilir; saçlar uzar, lanugo (ince tüyler) neredeyse yok olur, derinin altında yağ birikir ve ilk diş kölelerinin altında kalıcı diş kökleri yerleşir.

Bu dönemde bebeğiniz hakkında çok şey öğrenebilirsiniz. Ceninin uyku ve uyanıklık süreçleri olurken, parlak ışığa tepiri vermeye başlar. Dışarıdan gelen yüksek sesler bebeğinizde tepiri yaratabilir ve onu harekete geçirebilir. Bebeğiniz sesinizi duyarak ona aşina hâle gelir ve doğumdan sonra sizin sesinizi bir yabancının-kine tercih eder. Elbette ki bebek başka sesleri de duyar: Sindiriminiz, rahimde dolaşan kanın sesi, kalp atışlarınız ve müzik veya eşinizin sesi gibi diğer harici sesler. Bebek doğumdan sonra bu tür tanıdık sesleri açıkça tercih eder. Bu tanıdık sesler veya benzerleri (bir bulaşık veya çamaşır makinesinin ritmik su sesleri ya da bir elektrikli süpürgenin uğultusu gibi) genellikle huysuzluk eden bir bebeği sakinleştirir.

Bu son üç aylık donemin bir noktasında, bebeğiniz en sevdiği pozisyona karar verir ve bu genellikle baş aşağı duruştur. Doğum Öncesi ziyaretlerinizde, doktorunuz veya ebeniz ceninin hangi pozisyonunu benimsediğini keşfetmek için karnınızı parmaklarıyla yoklayabilir. Bu yönteme Leopold manevrası adı verilir.

Bebeğiniz büyümeye ve kilo almaya devam ederken, hareket edebileceği alan giderek daraldığı İçin hareketleri de giderek azalır. Bütün vücudun hareket etmesi yerine, kol ve bacakların hareketlerini hissedebilirsiniz. Eğer bir dizi ritmik dürtme hissederseniz, bebeğinizin hıçkırığı olabilir. Bebeğiniz büyüdükçe ve amniyotik sıvı azaldıkça, ikinci üç aylık dönemden beri devam eden hıçkırıkları çok büyük olasılıkla hissedersiniz. Hamileliğinizin bu döneminde cenin yaklaşık olarak 1,75 kg alıı* ve yaklaşık 12,5 santim kadar uzar.

Plasenta ve Rahim

Plasenta ve zarlar, karmaşık ve son derece detaylı bir cenin-anne plasenta sisteminin parçalandır. Hamileliğin son dönemlerinde, bu sistemdeki değişiklikler sizi fiziksel ve psikolojik olarak doğuma hazırlar ve bebeğinizin gelişmesini sağlar. Aynı zamanda bebeğinizi de doğuma ve rahmin dışında hayatta kalmaya hazırlar. Doğuma uzanan ve doğumu İçine alan bu karmaşık süreç, sadece kısmen anlaşılabilir

Hamileliğin bu son döneminde, plasenta ve cenin, plasentadaki östrojen üretimini artıran CRH salgılamaya başlar. Östrojen-pro gesteron oranındaki bu artışla, rahim oksitosine (rahimde büzülmelere neden olan bir hormona) daha duyarlı hâle gelir. Bu durumda muhtemelen daha fazla büzülme algılamaya başlarsınız. Hormon etkileşimi, rahim ağzının yumuşamasını sağlayan ve doğum sancılarının başlangıcını etkileyen prostaglandinlerın salgılanmasını tetikler.

Hamileliğin son haftalarında amniyotik sıvı miktarı azalarak, yedinci ay civarında yaklaşık çeyrek galona iner. Daha az amniyotik sıvı olmasına rağmen, ceninin kanı saatte yaklaşık 6 kilometre hızla aktığı için göbek bağı korunur ve su dolu bir bahçe hortumu gibi sert kalır.

Anne Adayı

Bu üçüncü üç aylık dönemde, rahminiz göğüs kemiğinize kadar yükselir. Yüksek progesteron seviyeleri ve ralimin dolması, sindirim bozukluğuna ve mide yanmalarına yol açabilir. Nefes darlığı veya alt kaburgalarınızda ağrı da hissedebilirsiniz çünkü rahminiz diyaframınıza ve kaburgalarınıza bastırır. Karnınızdaki artan basınç, vücudunuzun alt tarafındaki organlarınıza daha az kan gitmesi ve kan damarlarının duvarlarını gevşeten progesteron etkileri gibi nedenlerle, bacaklardaki varisli damarlar, hemoroit ve şişmiş ayak bilekleri gibi durumlarla karşılaşabilirsiniz. Doğuma hazırlık aşamasında leğen bağları gevşerken, rahmin ağırlığı artarken ve ceninin ağırlığı ağırlık merkezinizi değiştirirken, sırt ağrılarını giderek dalıa sık yaşayabilirsiniz.

Hamileliğinizin son aylarında, vücudunuzun üst kısmındaki deride adına vasküler örümcekler denen küçük kırmızı yükseltiler görebilirsiniz. Yine bu dönemde, karnınızda, kalçalarınızda veya göğüslerinizde gerilme izleri ortaya çıkabilir. Striae gravidarum adı verilen bu izler, hamilelik sırasında kırmızımsı olur ve doğumdan sonra beyaz çizgiler hâlinde parlar. Birçok kadın, çeşitli losyonlar veya yağlar kullanarak bu izleri önlemeye çalışır ama bu ürünlerin etkili olduğu yönünde herhangi bir kanıt bulunamamıştır. Bu son aylarda kadınların yaklaşık yarısı, bu tür losyonları kullansınlar ya da kullanmasınlar, bu izlerle karşılaşırlar.

Duygular

Üçüncü üç aylık dönemin sonlarına doğru, muhtemelen hamileliğin sonunu, fiziksel rahatsızlıklardan kurtulmayı ve bebeğinize kavuşmayı sabırsızlıkla beklemeye başlarsınız. Daha fazla içe dönebilir, daha fazla düşüncelere dalabilir, doğum sancıları, doğum ve bebekle ilgili endişelere kapılabilirsiniz. Doğum eğitim kurslarına katılarak, eşinizle birlikte daha çok şey öğrenebilir, doğum sancıları ve doğum hakkında daha az endişe duymaya başlayabilir, aynı zamanda hamileliğin son dönemindeki streslere dayanmak İçin yöntemler keşfedebilirsiniz.

Gelişmekte olan bebeğinizle ilgili koruma dürtünüz güçlenebilir ve sağlığınızı tehlikeye atabilecek şeylerden daha fazla uzak durmaya çalışabilirsiniz. Aynı zamanda kendinizi dalıa savunmasız hisseder, eşinize ve başkalarına daha bağımlı hâle gelirsiniz. Ebeveynliğin sorumluluklarını hissetmeye başlarken, kendi ebeveynlerinizi ve size yaklaşımlarını dalıa sık düşünebilirsiniz. Karnınız büyürken ve çevikliğiniz azalırken, cinsel İlişkinizde ayarlamalar devam eder. Cinsel duygularınız, ihtiyaçlarınız ve istekleriniz değişirken, eşinizle aranızdaki iletişim kanallarını açık tutun.

Siz ve eşiniz, bazen kendi sağlığınız veya bebeğinizin sağlığı hakkında endişelenebilirsiniz. Ölüm veya yaralanma düşünceleri zihninizde belirebilir. Bu şaşırtıcı değildir, çünkü hamilelik ve doğum belli potansiyel riskleri beraberinde getirir. Ama kendinize iyi bakarsanız, doğum öncesinde istikrarlı şekilde tıbbi bakım alırsanız, bu riskleri büyük ölçüde azaltırsınız, sağlığınız veya bebeğinizin sağlığı hakkında endişelenebilirsiniz. Ölüm veya yaralanma düşünceleri zihninizde belirebilir. Bu şaşırtıcı değildir, çünkü hamilelik ve doğum belli potansiyel riskleri beraberinde getirir. Ama kendinize iyi bakarsanız, doğum öncesinde istikrarlı şekilde tıbbi bakım alırsanız, bu riskleri büyük ölçüde azaltırsınız. Şu anda Birleşik Devletler ve Kanada’da doğum öncesinde veya sırasında anne ölümleri oldukça enderdir. Yüz bin kadın arasında doğum sırasında ölenlerin sayısı sekizi bile bulmamaktadır. Birleşik Devletlerde bebek ölümleri de azalmıştır ve şimdi bin bebek arasında sekizinden azı ölmektedir.

Eğer kendiniz veya bebeğiniz için ölüm ya da yaralanmalarla İlgili endişeleniyor veya rüyalar görüyorsanız, bu korkularınızı destekleyici olabilecek biriyle paylaşın; bu kişi eşiniz, bir akrabanız, uzmanınız, bir doğum eğitimcisi veya bir arkadaşınız olabilir. Bu korkularınızdan başkalarına söz etmekten kaçınabilir, belki onlar halikında konuşmanın gerçekliklerini artırabileceğini veya gerçekleşme olasılıklarım yükseltebileceğini düşünebilirsiniz. Ama bu korkularınızı tanımlar ve paylaşırsanız, muhtemelen kendinizi daha rahat hissedersiniz. Ayrıca, bu tür talihsizliklerle nasıl başa çıkacağınızı düşünmek de içinizi rahatlatabilir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder